Nazilli Belediye Başkanı Ertuğrul Tetik son günlerde hakkında çıkan haberlerin ardından basın toplantısı düzenledi. Ertuğrul Tetik, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Ertuğrul Tetik’in açıklamalarından satır başlıkları ise şu şekilde oldu;
“ANNEMİ 22 TANSİYONLA ÖLÜMDEN DÖNDÜRDÜM”
Geçtiğimiz günlerde kardeşinin bir vatandaşı darp ettiği konusuyla gündeme gelen Tetik, ilk olarak bu konuyla ilgili açıklamada bulundu. Tetik, “ Hep çevremi karalıyorlar. Belediye Başkanı olan benim. Benimle ilgili en ufak bir şey yok. En son olan kavga olayı. Bir vatandaşın kız kardeşimle ve eniştemle adliyelik oluyorlar. Haberim bile yok. Ardından eniştemle tartışmaları oluyor orada haberim oluyor. Telefon geliyor, adalet gereğini yapacaktır. Ben neden gittim? 85 yaşında annem var. Annemin kapısını vuruyor. Annem zorla beni arıyor. Gittiğimde yerdeydi 22 tansiyonla. Her şeyin bir adabı var. Görüntüler var. Bu sesi tüm apartman duyuyor. Apartman şahit. Komşulara sordum. Annemin tansiyonunu düzeltmeye çalıştım. Diğer kardeşim duyuyor ve o da geliyor. Kardeşim benden genç eve aldım. Yukardan telefon geldi. Telefonu ben açtım. Eniştem hastanede dövüşmüşsünüz sağlık raporu alıyor. Ben kapıyı vuranı nereden bileyim. Git kardeşim var burada, kavga edeceksiniz dedim. Sen aşağıya in dedim. Benim gözetimimde konuşun diye dedim. “
“FETÖ TAKTİKLERİYLE KUMPAS KURUYORLAR”
“Darp dendi ya, benim kardeşimde kesici alet yaralanmaları var. Dudağında, elinde kesici alet yaralanması var. Kardeşim kendi kendini kesti ve adamı darp etti ve karakola gitti öyle mi? Baştan beri yapılan bu kumpaslar ve karalamalar bana bir şeyi hatırlatıyor. Bunlar FETÖ taktikleri arkadaşlar dikkatli olalım. Nazilli’mizde bunlara müsaade etmeyelim artık. Bu tür kumpaslara müsaade etmeyeceğiz. Bu kumpas bir yerlere gidiyor. Ben belediye başkanıyım çalışmak istiyorum. Beni çalıştırın. Çalışmak istiyorum. “
“408 TANE KONUT İÇİN YER İSTEDİLER”
Sizin arkadaşınız, meslektaşınız mı bilmiyorum. O arkadaşınız yaz Allah yaz. Ölümle tehdit etmişiz diye. Bu bağırış çağırışlar arasında insanlar ne dedi bilmiyorum. O ne dedi ben ne dedim bilmem ama ölümle tehdit diye bir şey yok. Bu arkadaş kimdir Nazilli tanıyacak. Bu arkadaşımız, bir müteahhitle birlikte geldi. Hayrola dedim. Ben gazeteciliği bıraktım danışmanlık yapacağım dedi. Görüşelim istediler görüştük. Neymiş efendim bu müteahhitte 120 dönüm yer verecekmişiz 408 tane konut yapacaklarmış. Satacaklarmış para kazanacaklarmış. Bu yer benim değil Nazilli’nin malı. Girer herkes ihaleye alır.
“FAHRETTİN ÜLKEEROĞLU’NU DÖVDÜLER”
Taş fabrikası varmış ücretsiz yapacaklarmış. Ne olacak bunun karşılığı ? Hibe dediler. Yine böyle konuşmalar devam ederken yine bu gazeteci denilen zat, yanında biriyle Fahrettin Ülkeroğlu’nu eviin önüne kadar takip ediyorlar. Ülkeroğlu’nu gazeteci olan zatla birlikte dövüyorlar. Olay adliyede. Olaylar bunlar arkadaşlar. Çevresinde olanlar bunlar. Sonra dedim ki bu arkadaşları belediyeye almayacaksınız.
“YILMAZ’IN ARSAYI 10 YIL ÖNCE ALDI”
Selahattin Yılmaz’dan başladılar. Tapusu varmış da falanmış da filanmış da. Haber yap ama yalan haber yapma. Selahattin Yılmaz söylediği arsayı 2010 yılında alıyor. 2014’te imara açılıyor. Bundan 10 yıl önce. Selahattin Yılmaz, o kadar ileri görüşlü ki benim arkadaşım 10 yıl sonra belediye başkanı olur diye o arsayı almış. Bunları açıklamak zorundayım artık.
“10 GÜNDE 742 BİN TL SU PARASI BELEDİYE KASASINDA”
Su meselesine gelelim. 500 bin TL nereye gitti? Yediler dediler. 5’inde buraya oturduk. 1 Nisan ile Mayıs arasında 500 bin TL iddiaları var. 1 ay içinde komisyon kurduk. Gelen su paraları buraya gelecek, parayı tek tek sayacak. Para ya bankaya girecek ya da Mali İşler Müdürlüğü’nün kasasına girecek. 01.04.2024’ten önce 1 lira belediyeye iyi su parası girmiş midir? Sorusunu sorsaydı bu gazeteci arkadaşa teşekkür ederdim. Burada da yalan söyledi. Nisan 1 ile Mayıs 10 arasında 742 bin 555 TL kasaya girmiş. Belediye tarihinde ilktir bu. Daha kart getirmeden. 15.2024’ten 16.07.2024’e kadar 694 bin TL belediye kasasına girmiştir. 1 kuruş yemedim yedirmem de… Sonra kart çıkarttık. 1 kuruş kaçak yok.
Telekominasyon şirketlerinden kurum ve kuruşlara hibe gönderebiliyorlarmış. Eray ve benim aldığımız telefonların faturaları burada.
“YEMEK PARALARINI BEN ÖDEDİM”
Ben meclis üyelerine yemek vermişim diyorlar. Bütün Aydın bölgesinde taraftarlarının en az sevdiği başkan benim. Verdiğim yemeğin parasını kredi kartımla paşalar gibi ödedim. Kardeşim dahi gelse alacaklar ücretini. Bu Nazilli’de böyle bilinsin.
“BEYAZIT’A ÇOK ÜZÜLDÜM”
AK Parti İlçe Başkanı Volkan Beyazıt’ı çok severim ama böyle şeyler olduğu zaman, beni arasın, bu tür insanların söylentileriyle yargıya varım dile getirmeseydi. Polat Alemdar olup olmadığı mı eşine ve meclis üyelerine soruverseydi daha memnun olurdum. Bunlara gerek kalmazdı. Önünde uzun bir siyasi süreç var. Tavsiyem duyumuyla yargıya varmasın.
Özlem Çerçioğlu’yla aramız gayet iyi. O bize yardımcı, biz ona yardımcıyız. Kişisel de çok sevip saydığım biridir. Aramın kötü olması bir yalan. Bir karar verirsem uygularım ne olursa olsun. O zaman Özlem hanıma denk geldi. 28’inde Türk Sanat Müziği konseri vardı. Ben şehitlerimiz olduğu için bütün programları iptal ettim. Türk sanat müziği çalışanlarım çok üzüldü. Bunu dedikten sonra Özlem hanım beni aradı. Çok sevinirdim, ama kendi oluşturduğum topluluğu iptal ettim çok üzüldüler, oraya gelirsem buradaki insanlara ne anlatacağım dedim. Sizle beraber olmayı çok isterdim ama beni mazur görün dedim. O da çok olgunlukla karşıladı.
“HALUK LEVENT’İ SPONSORLA BİRLİKTE ÖDEDİK”
Haluk Levent 1 milyon 700 bin TL’ye geldi. Söylenmesini istemiyor. Açıklanmasını istemedi. İnsanlar eğlenceye aç. O kadar memnun oldum ki o gün. Parasını sponsorla birlikte ödedik.