Büyük Menderes Nehri’ni besleyen en önemli akarsuların başında gelen Çine Çayı üzerine 2010 yılında Silindirle Sıkıştırılmış Beton (SSB) yöntemi ile inşa edilen ve yükseklik bakımından Türkiye’nin ve Avrupa’nın birinci, dünyanın ise beşinci büyük barajı olduğu söylenen Çine Barajı'nın tamamlanmasının ardından sular havzayı doldurmaya başlamıştı. Önce tarihi İncekemer köprüsü, ardından da İncekemer köyü sular altında kaldı.
İklim değişikliği nedeniyle meydana gelen kuraklık ve yağmursuz geçen aylar sonucunda barajdaki su seviyesi neredeyse yok denecek kadar azaldı. Sular çekilince Çine Çayı'nın Yatağan bölümünden Çine’ye bağlı Söğütçük köyü yakınlarına kadar su seviyesinin 70-80 metre çekildiği görüldü. Su altındaki Kocaköprü meydana çıktı ve hatta altından geçilebilir hale geldi. Barajın kuzey doğu bölümünde yıllardır sular altında bulunan İncekemer köyünün evleri gün yüzüne çıktı.
ANILAR CANLANDI
Çine çayının üzerine kurulmuş tarihi İncekemer köprüsünün sular altında kalmadan önce köprüden son geçenlerden biri olan Ekosistemi Koruma ve Doğaseverler Derneği Başkanı Bahattin Sürücü, yıllar önce aşure yediğimiz evi buldu. Birçok hikayenin geçtiği ancak yaşamın kalmadığı evleri dolaşan Sürücü, “2007 Yılında yaptığımız bir etkinlikte, Çine Madran Dağları’nda bulunan Gerga antik kentinden bir daha buralara ayak basamayız diye Çine barajının suları altında kalan arazilerde yürümüştük. Barajın suları altında kalacak olan İncekemer köyünde vatandaşlarla sohbet edip, kazanlarda kaynattıkları aşurelerden yemiştik. Apollon’la Marsyas’ın söylencesinin geçtiği muhteşem doğal peyzajıyla Çine çayının üzerine kurulmuş tarihi İncekemer köprüsünden son geçenlerden olmuştuk. Baraj inşa edildikten sonra önce tarihi İncekemer köprüsü daha sonra da İncekemer köyü sular altında kaldı. İklim değişikliği nedeniyle meydana gelen kuraklık, yağmursuz geçen aylar sonucunda barajdaki su seviyesi neredeyse yok denecek kadar iyice azalınca sular altındaki Kocaköprü meydana çıktı hatta altından geçilebilir seviyeye geldi. Barajın Kuzey doğu bölümünde yıllardır sular altında bulunan İncekemer köyünün evleri meydana çıktı. Aşureleri yediğimiz evi bulduk ve birçok hikayenin geçtiği ancak yaşamın kalmadığı evleri dolaştık” dedi.
“KURAKLIĞA KARŞI GEREKLİ ÖNLEM ALINMALI”
Yörede yaşayan vatandaşlar, su seviyesinin en fazla düştüğü yıl olduğunu ve bu durumun önümüzdeki yıllarda devam etmesinin felaket olacağını belirttiler. Azalan yağışların kuraklığın sürekliliğini artıracağını ve bunun olumsuz etkilerinin Büyük Menderes Nehri’nde yaşandığını vurguladılar. Sürücü ise “Azalan yağışlar kuraklığın sürekliliğini daha da artıracaktır. Bunun olumsuz etkileri bu yıl içinde yürünebilecek seviyeye gelen Büyük Menderes Nehri’nde yaşandı. Tarımla uğraşanlar çok etkilendi, biyolojik çeşitlilik zarar gördü. Su havzalarının yeterli korunamaması, göllerin kurumaya başlaması su sorunlarını gelecek yıllarda daha da artıracaktır. Çine Çayı Büyük Menderes Nehri’ni besleyen en önemli akarsuların başında gelmektedir. Tarımın ve canlı yaşamının olumsuz etkilerden korunabilmesi için, suyu doğru ve kirletmeden kullanmak zorundayız. İlgili kurumlar gerekli önlemleri almalı ve doğru stratejiler uygulamalıdır. Su hayattır, su yoksa yaşam da yoktur” diye konuştu.