Aynı sahanın iki yüzü: Polis ve Basın el ele

Aynı sahanın iki yüzü: Polis ve Basın el ele
Abone Ol

Bir olay yeri düşünün. Siren sesleri arka planda yankılanıyor, çevrede meraklı bakışlar toplanmış, sokakta bir telaş hâkim. O an orada iki meslek grubu vardır ki, her biri kamu adına oradadır. Biri düzeni sağlamak, diğeri gerçeği aktarmak için: Polis ve basın.

Genellikle karşı karşıya gelmeleriyle manşet olan bu iki meslek grubu, aslında sahada birbirine en çok ihtiyaç duyan ve işbirliği içinde çalışmak zorunda olan iki temel yapı taşıdır. Biri olayları kontrol altına alırken, diğeri olan biteni kamuoyuna doğru, hızlı ve güvenilir bir şekilde duyurmakla yükümlüdür.

Güçlü bir iletişim, bu işbirliğinin bel kemiğidir. Bir gazetecinin olay yerinde doğru bilgiye ulaşabilmesi için, polisin de haberin kamuoyuna çarpıtılmadan ulaşmasını istemesi gerekir. Bu noktada güven, saygı ve iletişim becerisi devreye girer. Polis, haberin toplumda yaratacağı etkileri gözeterek açıklamalarda bulunurken, basın da mesleki etik çerçevesinde hareket etmek zorundadır. Gerçeği yazmakla yükümlü olan gazeteci, olayın hassasiyetini gözetmeden hareket ederse, bir soruşturmayı tehlikeye atabilir. Tersi durumda ise, halkın haber alma hakkı zedelenmiş olur.

Son yıllarda özellikle afet, terör veya toplumsal olaylar sırasında sahada polis ile gazetecinin uyum içinde çalışabildiğine dair olumlu örnekler artmaya başladı. Ortak basın bilgilendirmeleri, olay yerinde gazetecilere yönelik özel bilgilendirme noktaları, sahada görevli polislerin medya mensuplarına yönelik eğitimi... Bunların hepsi, güven inşa eden önemli adımlar.

Unutmamalı ki, basın ve polis sahada rakip değil, ortak paydaşlardır. Her ikisi de kamu hizmeti yapar. Bilgiyle güvenliği yan yana getirebildiğimiz noktada, daha bilinçli bir toplum ve daha sağlıklı bir kamu düzeni mümkün olur.

Belki de artık daha fazla konuşmamız gereken şey; "birbirimize engel olmadan, nasıl omuz omuza çalışabiliriz?" sorusudur. Çünkü sahada gerçekler uğruna ter döken bir muhabir ile halkın huzuru için gece gündüz görev başında olan bir polis, aslında aynı hedefe yürüyordur: Güvenli ve bilinçli bir toplum.

Başta Nazilli basını ile her daim uyum içerisinde çalışan Nazilli İlçe Emniyet Müdürlüğünün mensupları olmak üzere tüm Polis Teşkilatı'nın 180'nci yılı kutlu olsun!