Serkan Altay, alıcıların sadece hasar kaydı olup olmadığını kontrol etmekle yetinmemesi gerektiğini belirterek, “Asıl sorun şu; aracın üzerinde hasar kaydı yok diye kazaya karışmadığı düşünülüyor. Oysa birçok sürücü, kaza sonrası sigortaya bildirim yapmadan kendi aralarında anlaşıyor. Bu nedenle, araçlara resmi olarak hasar kaydı işlenmiyor. Araçta boyanmamış bir yer kalmamış ama sorgulama yapıldığında 'hasar kaydı yok' deniliyor” ifadelerini kullandı.
Ayrıca hasar kaydında görünen parçaların gerçekten değiştirilip değiştirilmediğinin de önemine dikkat çeken Altay, “Örneğin, araçta 35 bin liralık bir hasar kaydı var. Sigorta şirketi bu ücreti ödüyor ancak sürücünün parçaları değiştirme zorunluluğu yok. Parçaları değiştirmek yerine onarım yaptıran sürücü, parayı alıyor ama araçtaki parçalar değişmemiş oluyor. Bu nedenle sistemde parça değişimi görünse de, aracın üzerinde yapılan kontrollerde değişen bir parça olmadığı fark ediliyor. Maddi kayba uğramamak için hasar kaydının detaylarına mutlaka bakılmalı” dedi.
"HASAR KAYDI TUTARLARI DA ARTTI"
Son yıllarda artan araç fiyatlarının, hasar kayıtlarındaki rakamları da yükselttiğini belirten Altay, “Şu anda bir aracın orijinal farı kırıldığında, aracın modeline göre 20 bin liradan 300 bin liraya kadar değişen fiyatlar çıkabiliyor. 2020 yılından önce 10 bin liranın üzerindeki hasar kayıtları büyük rakamlar olarak görülürdü. Ancak günümüzde bu tür hasar kayıtları düşük seviyede kalıyor. Vatandaşlarımız, araç alırken mutlaka hasar kaydı içeriğini ve yapılan işlemleri detaylı şekilde incelemeli” şeklinde konuştu.