Gazete Pencere'den Nuray Babacan, AK Parti'nin olası erken seçim ve parlamenter sisteme dönüş senaryolarına ilişkin kulis bilgilerini paylaştı. Babacan, bu konuların kamuoyu önünde konuşulması için erken olduğu görüşünün partide hakim olduğunu aktardığı yazısında şunları kaleme aldı:
"TBMM, her dönem sonunda olduğu gibi gece-gündüz çalışıp, AK Parti’li siyasiler uzun saatler boyu sohbetler yapınca, önümüzdeki olası siyasi gelişmeler konusunda cin fikirler ortaya dökülmeye başladı! Örneğin, “Bir erken seçim durumunda iktidar partisi AK Parti’yi avantajlı hale getirmek için ne yapmalı” gibi… Tek başına iktidar olabilmek için parlamenter sisteme dönüş, muhalefete öneri olarak götürülürse ne olur?
RESMİ TAVIR FARKLI
Öncelikle şunu söyleyelim; resmi parti politikası olarak erken seçim gündem yapılmayacak. CHP’nin ya da herhangi bir muhalefet partisinin erken seçimi gündeme getirme politikasının parçası olunmayacak. Konunun gündemde kalmasına neden olacak açıklamalar yapılmayacak.
Parti kurmayları, cumhurbaşkanının üçüncü kez adaylığı için seçimlerin Meclis tarafından yenilenmesi kararı alınması gerektiğini hatırlatıyor. Ancak bu konuda tartışmaların henüz çok erken olduğunu, bu nedenle konuyu şimdilik kamuoyu önünde tartışmayacaklarını dile getiriyorlar.
'EKONOMİ AK PARTİ'Yİ KORKUTUYOR'
Doğal olarak herhangi bir seçimden avantajlı çıkmak için aşılması gereken sorunlar olduğunu biliyorlar. Parti kaynakları, “Şu anda önceliğimiz ekonomi. Ekonominin rayına girmesi için çalışıyoruz. Yeri ve zamanı geldiğinde seçim tarihi konusu değerlendirilir. Ancak 2027 başında seçimlerin yenilenmesi değerlendirme konusu yapılır. Normalde 2028 Mayıs ayında yapılması gereken seçimlerin en fazla 1 yıl öne çekilmesi tartışılabilir” diyorlar.
Tabii bu resmi görüş, kulislerde seçimlerden avantajlı çıkmanın yollarının konuşulmasına engel değil. AK Parti’liler, dünyada, ülkede veya muhalefetteki olası gelişmeleri göz ardı ederek, olası planlar üretiyorlar. Örneğin, parlamenter sisteme dönmek için muhalefetle temas yapılsa ve bu ön koşul olarak ileri sürülse, kim hayır diyebilir? Böyle bir oluşumda AK Parti büyük parti olarak avantajlı çıkabilir ve ittifak ortaklığı gibi bir ‘zorunluluk da’ ortadan kalkabilir…
BİR DİĞER FORMÜL İSE 40+1
Bir başka cin fikir, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni revize ederek, 50 artı 1 yerine 40 artı 1 ile cumhurbaşkanı seçilmesini sağlamak. Bu iki plan da anayasa değişikliği gerektireceği için çok bileşenli, zor bir hayal gibi duruyor. MHP faktörünü unutmamak gerekir.
Hatta, ‘gün gelir ihtiyaç olur’ diye, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın aday olamaması- olmaması gibi bir durumun yaşanması halinde, Ekrem İmamoğlu veya Özgür Özel yerine Mansur Yavaş’ın desteklenmesi bile konuşuluyor. Böylece kendileri için daha az risk oluşturacak bir Cumhurbaşkanlığı antlaşması yapmak!
'BU KONU ÇOK SU KALDIRIR'
Bunların hiçbiri partinin yetkili kurullarının görüşü değil. AK Parti’lilerin ihtiyaç durumunda başvurulabilecek senaryoları olarak ortalıkta dolaşıyor. Dediğimiz gibi gece gündüz siyaset konuşulunca zihinlerin arkasındaki planlarda ortalığa dökülüyor.
Tabi tüm planların hayata geçirilmesi için çok fazla faktör olduğunu unutmamak gerekir. Seçim için Meclis’ten karar almanın şartları var. Bunun için en az 360 oy lazım. DEVA, Gelecek ve Saadet Partisi gibi küçük partilerin erken seçime destek vermeyecekleri ortada. Çünkü giderlerse geri gelemezler. MHP ve DEM’in ne yapacağını kestirmek zor. Özellikle MHP’yi…İş AKP ve CHP’ye kalıyor. Bu konu, çok su kaldırır ama bir bakmışsın gece yarısı sohbetleri gerçeğe dönüşmüş!..."
Tabii bu resmi görüş, kulislerde seçimlerden avantajlı çıkmanın yollarının konuşulmasına engel değil. AK Parti’liler, dünyada, ülkede veya muhalefetteki olası gelişmeleri göz ardı ederek, olası planlar üretiyorlar. Örneğin, parlamenter sisteme dönmek için muhalefetle temas yapılsa ve bu ön koşul olarak ileri sürülse, kim hayır diyebilir? Böyle bir oluşumda AK Parti büyük parti olarak avantajlı çıkabilir ve ittifak ortaklığı gibi bir ‘zorunluluk da’ ortadan kalkabilir…
BİR DİĞER FORMÜL İSE 40+1
Bir başka cin fikir, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni revize ederek, 50 artı 1 yerine 40 artı 1 ile cumhurbaşkanı seçilmesini sağlamak. Bu iki plan da anayasa değişikliği gerektireceği için çok bileşenli, zor bir hayal gibi duruyor. MHP faktörünü unutmamak gerekir.
Hatta, ‘gün gelir ihtiyaç olur’ diye, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın aday olamaması- olmaması gibi bir durumun yaşanması halinde, Ekrem İmamoğlu veya Özgür Özel yerine Mansur Yavaş’ın desteklenmesi bile konuşuluyor. Böylece kendileri için daha az risk oluşturacak bir Cumhurbaşkanlığı antlaşması yapmak!
'BU KONU ÇOK SU KALDIRIR'
Bunların hiçbiri partinin yetkili kurullarının görüşü değil. AK Parti’lilerin ihtiyaç durumunda başvurulabilecek senaryoları olarak ortalıkta dolaşıyor. Dediğimiz gibi gece gündüz siyaset konuşulunca zihinlerin arkasındaki planlarda ortalığa dökülüyor.
Tabi tüm planların hayata geçirilmesi için çok fazla faktör olduğunu unutmamak gerekir. Seçim için Meclis’ten karar almanın şartları var. Bunun için en az 360 oy lazım. DEVA, Gelecek ve Saadet Partisi gibi küçük partilerin erken seçime destek vermeyecekleri ortada. Çünkü giderlerse geri gelemezler. MHP ve DEM’in ne yapacağını kestirmek zor. Özellikle MHP’yi…İş AK Parti ve CHP’ye kalıyor. Bu konu, çok su kaldırır ama bir bakmışsın gece yarısı sohbetleri gerçeğe dönüşmüş!..."