3.5 yıllık görev süresi dahilinde Buharkent’i AK Belediyecilik ile tanıştırarak ilçenin kalkınması noktasında büyük önem taşıyan projeleri bir bir hayata geçirdiklerini söyleyen Başkan Erol, ilçedeki ciddi hükümet yatırımlarının yanı sıra Organize Sanayi Bölgesi’nin 17 yıl sonra faaliyete geçmesi ve Meslek Yüksekokulu’nun da kurulmasıyla birlikte artık göç almaya başladıklarını belirtti.
2014’teki Yerel Seçimler’de vadettikleri projelerin tamamına yakınını görev süresi dahilinde ilçeye kazandırdıklarını vurgulayan Erol, 2019’taki Yerel Seçimler’de tekrar aday olacağını da söyledi. “Buharkent için yapılacak daha çok işimiz var” diyen Erol, “Halkımızın teveccühü olursa biz tekrar bir dönem daha Buharkent’e hizmet etmek istiyoruz. Biz artık Buharkent’e 'Yükselen Kent' diyoruz. AK Belediyecilikle ‘Yükselen Kent’ olduk” diye konuştu.
“BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KANUNU’NUN HİÇBİR MANTIĞI YOK”
Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun, büyükşehir kapsamındaki ilçelerdeki belediyeler için birçok sorun ortaya çıkardığını söyleyen Erol, “Bunu herhalde olumlu olarak değerlendiren bir belediye de yoktur. Herkes bundan şikayetçi. Özellikle bütçe ve gelirden ötürü türlü şikayetlerin yanı sıra bu düzenleme yetki karmaşasına da sebep oldu diye düşünüyorum. Bizim bütçemizden belki daha çok bütçe büyükşehire gidiyor. O paralar bizde olsaydı, çok şeyler yapılabilirdi. Niteliği itibariyle bazı işlerin büyükşehire aktarılması doğrudur, mantıklıdır. Su, kanalizasyon, bağlantı yolları, havza bazında büyük çaplı işleri büyükşehir yapsın diye de düşünülmüş ama ana caddelerin, 12 metrenin üzerindeki yolların büyükşehire verilmesi mantıksız. Başından bu yana büyükşehir, caddelere de el atmadı. Bakım ve temizliği yine biz yaptık. Bir de reklam vergisini de büyükşehir alıyor, bazı yerlerin temizliği de yapılmıyor. O yüzden bir revizyon gerekli. İnşallah bu revizyon da yapılır ve ilçe belediyelerinin de gelirlerini artırıcı değişiklikler olur. Bu benim partim açısından da önemli. Çünkü AK Parti’li belediyelerin hizmetleri büyükşehirlerden ibaret değil. Vatandaşa ulaşan her noktada AK Parti’li belediyeciliğin hizmetlerinin görülmesi lazım” dedi.
“İLÇEMİZE ÜNİVERSİTE KAZANDIRDIK”
2014 Yerel Seçimleri’nde çok iddialı projelerle vatandaşın karşısına çıktıklarını belirten Erol, “Şu an 3.5 yılda tüm vaatlerimizin bir çoğunu hayata geçirmiş durumdayız. Omzumuzdan yükleri ata ata yolumuza devam ediyoruz. İlçemizde meslek yüksekokulunun açılmasıyla ilgili vaadimiz vardı. Çok şükür bunu gerçekleştirdik. Üniversitemiz ilçemizde ikinci senesinde 4 bölüme ulaştı ve 250 öğrencimiz öğrenim görüyor. Tabi ki üniversite binası, Buharkentli vatandaşlarımızın bir eseridir. Bu bina insanlarımızın bağışlarıyla yapıldı. Binamız tek kuruş, üniversite ve devletimizden yardım alınmaksızın yapıldı ama boş bir binaydı ve eğitim-öğretime hazır değildi. Biz 1 milyon liranın üzerinde belediye olarak yatırım yaptık. Sıra, masa, kamera, çevre düzenlemesi, kantin, öğretim görevlisi ve bilgisayar odasına kadar hepsini biz yaptık. Ayrıca yine bağış yapan şirketlerimiz ve vatandaşlarımız oldu. Zorlu Enerji Grubu’nun sosyal sorumluluk duyarlılığı üst düzeyde. Onlar da üniversitemize destek oldular. Laboratuvar ve konferans salonlarını onlar yaptılar. Bağış yapan vatandaşlarımızın isimlerini sınıflarımıza verdik. Ben hepsine şükranlarımızı sunuyorum. Bizim gibi küçük bütçeli bir belediye için bu yükü üzerimizden aldılar” diye konuştu.
“HEDEFİMİZ BİN ÖĞRENCİNİN İLÇEMİZDE ÖĞRENİM GÖRMESİDİR”
Meslek Yüksekokulu’nda, Büro Yönetimi ve Sekreterlik, Alternatif Enerji Kaynakları, Çocuk Gelişimi ve Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölümü bulunduğunu söyleyen Erol, “İnşallah önümüzdeki yılda birkaç bölüm daha açacağız. Donanım itibariyle 206 bin liraya mal olan Tıbbi ve Aromatik Bitkiler laboratuvarı, dalında Türkiye’nin en iyi laboratuvarı ve en büyük laboratuvarıdır. Okulumuz, sınıflarına kadar kaliteli malzemeler donatılarak hizmete açıldı. Neredeyse özel okul statüsünde diyebilirim. Öğrencilerimizin ilçede barınma sorunu yok. Özel yurt açısından vatandaşımız da gerekeni yaptı. Şu anda hiçbir konaklama sorunumuz yok. Bölümler artıkça öğrenci sayısı da artacak. Hedefimiz en az bin öğrenin ilçemizde öğrenim görmesidir. Okulumuzun bin 500 öğrenci kapasitesi var. Önümüzdeki yıl 500’e yakın öğrenci olacak” ifadelerini kullandı.
“OSB’NİN KURULUŞ PROTOKOLÜNÜ SİL BAŞTAN DEĞİŞTİRDİK”
İlçedeki ikinci olarak öncelikli vaatlerinin Organize Sanayi Bölgesi (OSB) olduğunu söyleyen Erol, “OSB’de artık inşaatların yapılma aşamasına ulaştık. OSB’nin 2000 yılında yeri belirlenmiş ve kesinleşmiş. 17 sene önce oluşan iradeyle adım atılmış. Bunu yapanlardan da Allah razı olsun. Sonuç olarak 2009’a kadar bir yere getirilebilmiş ama sonrasında tıkanmış. 2009’da yönetim dağılmış. Biz 2014 Yerel Seçimleri’nden sonra hemen çalışmalara başladık. Biz OSB’de belediyenin de müdahil olmasını istedik. Müteşebbis Heyet’te bizim yer almamız gerekiyordu. O yüzden biz kuruluş protokolünü sil baştan değiştirdik. Belediyeye de protokolde yer verdik ki, müteşebbis heyete de üye vererek başkanlığı ele alabilelim istedik. Belediyemizin OSB’de yüzde 15 hissesi var. Heyette benimle birlikte 3 üyemiz var. Geçtiğimiz süreçte Aydın eski Valisi Erol Ayyıldız’ın desteğini alarak OSB Yönetim Kurulu Başkanı olduk. 2015’te bu prosedür işlemler ancak bitti” şeklinde konuştu.
“70 PARSELİN KAMULAŞTIRMA İŞLEMLERİ TAMAMLANDI”
Buharkent OSB Başkanı olduktan sonra basın yayın aracılığıyla tanıtıma başladıklarını söyleyen Erol, şunları kaydetti: “Sanayi ve ticaret odalarıyla birlikte işveren derneklerini ziyaret ettik. Yoğun talep almamızla birlikte hemen kamulaştırma işlemlerini başlattık. 70 parselin kamulaştırma işlemlerini tamamladık ve yeni taleplere göre imar planı hazırladık. İmar Planı’nın onaylanmasıyla birlikte parsel sahipleriyle tek tek görüştük ama 13 tanesi ile anlaşamadık. Onlarla 2 yıldır mahkeme süreci devam ediyor. 5 dava sonlandı. Parselasyon yapmamız için mülkiyetin bize geçmesi gerekiyor. 2016 Şubat ayında açtığımız davalar halen sürüyor. İnşallah 2018 Şubat ayına kadar hepsi biter. Bu yüzden 2 sene kaybettik. Keşke anlaşsaydık ve mahkemelik olmasaydık ama şu da var ki mahkeme bizim biçtiğimiz değer üzerinden aşağı yukarı aynı değeri biçiyor."
“OSB’DE İLERİDE 5 BİN KİŞİLİK İSTİHDAM SAĞLANACAK”
670 dönüm sanayi parseline sahip olan Buharkent OSB’de Türkiye’nin en büyük kablo fabrikası olan Seval Kablo’nun kurulma aşamasında olduğunu söyleyen Erol, “Onlara 285 dönüm yer verdik. Bunun dışında 22 tane daha firmamız var, yerin tamamı doldu. Yaparlar, Aysu Tekstil, Mazıoğlu Orman Ürünleri, Doğrar Metal, Çağlar, Keskinoğlu gibi toplamda 23 firmamız paralarını ödedi, tahsis bedelleriyle kamulaştırmalarını yapıyoruz. Hiçbir borcumuz yok, kredi de almadık. Mahkemelerin bitmesini bekliyoruz. Parselasyon yaptıktan sonra herkesin yeri belli olacak. OSB, faaliyete geçtiğinde istihdam konusunda da ilçemize çok büyük katkı sağlayacak. OSB’de 5 bin kişinin çalışacağı bir yapılaşma söz konusu olacak. Sadece Buharkent değil, bölgemize de büyük katkısı olacağını düşünüyorum. Dolayısıyla ilçemizin göç almasıyla birlikte nüfusumuz da artacak. Şu anda OSB’nin alt yapı projesi hazırlanıyor. İnşaat yapılanmasıyla birlikte alt yapıda da uygulamaya gidilecek. 2018 sonunda işçi çalıştırılmaya başlanacak. Hepsi aynı anda faaliyete geçmez ama 3-4 firma bunun hazırlığı içinde. Başka firmaların da yoğun talepleri var. İleride genişleme alanı için de girişim başlatacağız” dedi.
“YARI OLİMPİK YÜZME HAVUZU VE SOSYAL TESİS AÇTIK”
İlçeye yarı olimpik yüzme havuzu ve sosyal tesisler de kazandırdıklarını söyleyen Erol, “Bu yatırım, ilçe belediyesi olarak bize 1 milyon liranın üzerinde mal oldu. Orada kafetaryası, düğün salonuyla vakit geçirmek için de güzel bir mekan oluşturuldu. Tesisimizde çok güzel bir mutfağımız da var, yemeklerimiz de oluyor. Bu tesis ilçemize sosyoekonomik bir canlılık da getirdi. Bu tesisimiz vesileyle, gençlerimiz, kadınlarımız ve yüzme bilmeyen vatandaşlarımız yüzme öğreniyorlar. Her sene 200 civarında kursiyerimiz oluyor. Üç aylık 70 lira kurs ücreti alıyoruz. Ailelerin üzerinden denize ve havuza gitmek isteyen çocuklarının baskısını da aldık. Bu ölçekteki bir ilçe için bu önemli bir hizmettir. Aydın’daki ilçelerde yarı olimpik yüzme havuzuyla birlikte bizim yaptığımız nitelikte başka bir tesis yok diye biliyorum” diye konuştu.
“İLÇEMİZ, AYDIN’IN EN GÜZEL MESİRE ALANI’NA KAVUŞTU”
Kendi dönemine kadar Buharkent’te mesire alanı olmadığını söyleyen Erol, “İnsanlar piknik yapmak için çok uzak noktalara gidiyordu. 19 dönümlük Orman Genel Müdürlüğü’nden kiraladığımız, Feslek ve Gelenbe Mahallesi’nden giriş yapılan 800 rakımda ve en büyük özelliği yazın sıcaklarda 10 derece daha serin olan Gelenbe Mesire Alanı’nı ilçemize kazandırdık. Mesire alanında restoranı, bekçi kulübesi, bungalov şeklindeki oturma köşkleri var. Tesisleri Orman ve Çevre Bakanlığı’na B Tipi Mesire Alanı tescillendirdik. Tesisleri Orman Genel Müdürlüğü yaptı. Dere yatağında bulunan mesire alanımızdaki dere ıslahını 800 bin liraya Devlet Su İşleri yaptı. Geriye kalan bütün ihtiyaçları biz karşıladık. Orası çalılık ve taşlık bir alandı, yürümek bile zordu. Aralık ayından bu yana tüm ekiplerimiz orada çalışıyor. Orada taş duvarlar, tesisler, kademeler, ışıklandırma, çevre düzenlemesi, piknik masa grupları, bin 200 metrelik asfalt ve 10 bin metrekarelik parke taşı döşemesiyle birlikte yaklaşık 2.5 milyon liralık bir yatırım yapıldı. Şu an orası Aydın’ın en güzel mesire alanıdır. Şu an orada at çiftliği de yapıyoruz, inşaatı bitmek üzere” ifadelerini kullandı.
“İLÇEMİZE YENİ BİR HİZMET BİNASI DA KAZANDIRACAĞIZ”
3.5 yılda 150 bin metrekarelik parke taşı döşediklerini söyleyen Erol, “Şu an 2018’e kadar parke taşı döşemeleri devam edecek. 70-80 bin metrekare daha parke taşı döşediğimizde 2018’de parke taşı döşenmedik yer kalmayacak. Bin 300 rakımdaki en uzak dağ köylerimize bile parke taşı döşedik. Yine şehir merkezinde parke taşı döşenmeyen yerler var. Aydın Büyükşehir Belediyesi’nden kanalizasyon yapmalarını bekliyoruz. Kanalizasyon yapılırsa oralara da parke taşı döşeyeceğiz. Sök-tak olmasın diye kanalizasyon çalışmalarının tamamlanmasını bekliyoruz. Yine ilçemizde. 4 halı saha bir basketbol sahası, köylerimizde dahil olmak üzere hizmete girdi. Üst geçidin yapılmasını da temin ettik ve söz verdiğimiz gibi mobeseler de takılıyor. Kayaburunu Mahallesi’nde bölgemizin belki de en büyük deve güreşi sahasını da yapmak bize nasip oldu. İlçemizin tanıtımı için incir festivalleri de yapıyoruz. Gayet geniş katılımla gerçekleşiyor. Ziraat Bankası’nın meydandaki yerini aldık. Tüm sözlerimizi tuttuktan sonra yeni bir hizmet binasını da ilçemize kazandıracağız” şeklinde konuştu.
“HÜKÜMETTEN DAİMA DESTEK ALIYORUZ”
Buharkent’e kültür merkezi, pazar yeri ve meydan kazandırmalarının da gerektiğini söyleyen Erol, “Vaatlerimiz içerisinde bu üç projemiz kaldı. Onları da 2018’de inşallah temelini atmış ya da seçimlere kadar son aşamaya getirmiş oluruz. Toprak futbol sahamızı da çimlendirdik. Spor alt yapısı açısından bir sorunumuz kalmadı. 30 dönümlük rekreasyon çalışmamız var. Dere ıslahlarının bitmesini beklemiştik. DSİ’ye yaptığımız girişimler sonucunda tüm dereler artık ıslah oldu. Bazı mahallelerimiz risk altındaydı. Islahlar sonucunda taşkınlar artık tarihe karıştı. Buharkent’teki deremiz boydan boya ıslah edildi ve üzerine 6 adet köprü yapıldı. Hükümetten daima destek alıyoruz. Bakanlarımızla iletişim kurma anlamında da hiç sıkıntı olmuyor ve her türlü desteği sağlıyorlar. Biz hükümetimizin gücüyle de verdiğimiz sözlerin arkasındayız. Projelerimizi hazırlıyoruz ve gereken desteği alarak yolumuza devam ediyoruz. Belediye olarak da kaynaklarımızı doğru kullanıyoruz ki bu hizmetler de üretiliyor” ifadelerini kullandı.
“SORUMLULUK ALIP ÖNDER OLMAMIZ LAZIM”
Buharkent’in üniversitesi ve OSB’si ile birlikte artık eskisi gibi bir ilçe olmadığını söyleyen Erol, sözlerini şöyle tamamladı: “Çünkü şu an hem arsa hem de yapılaşma bakımından yoğun bir talep var. Mesela geçen sene 88 inşaat ruhsatı kesmişiz. Bu sene 100’ün üzerine çıkıyoruz. Bu nüfus artışı demektir. 2009-2014 arası nüfusumuz 500 azalmış. Nüfusumuz OSB’nin faaliyete geçmesiyle daha da artacak. Sonuç olarak belediye başkanları rutinin dışına çıkıp sorumluluk almalılar. OSB ile ilgili mesela yasa bana bir görev vermiş değil, böyle bir görevimiz yok ama biz sorumluluk aldık. 17 yıldır yapılamayan, 2009’dan sonra kapatılma aşamasına gelmiş olan OSB’yi devreye soktuk. Neredeyse OSB kapatılıyormuş. Sanayi Bakanı da umudu kesmiş. Biz tekrar ayağa kaldırdık. Biz 2023 hedefleri koymuşuz. Herkes bu amaca ulaşmak için elinden gelenin fazlasını yapmak zorunda. Rutin işleri herkes yapar ama önemli olan bu ülkenin kalkınması için sorumluluk almaktır. İnsanlarımız bu ülke için canını, kanını veriyor. Bizim bu yüzden de çok çalışmamız lazım. Sorumluluk alıp önder olmamız lazım. Belediye başkanlarının ilçesinin ya da yönettiği ilin kalkınması için her türlü sorumluluğu alması lazım."